Yenidoğan Çetesi Davasında 10. Gün: Sanıkların Savunmaları
Hastane Başhekiminin İtirazları
Birinci Hastanesi’nin sahibi Dr. Ali Aksu, 32 yıllık hekim olduğunu ve hakkında itibar suikastı yapıldığını öne sürdü. “Yenidoğan Çetesi” davasının, basın ve yargının Türkiye tarihinde ilk kez doktorları, hemşireleri ve sağlık çalışanlarını yeni doğan bebeklerin ölümlerinden sorumlu tuttuğu ilk örnek olduğunu ifade etti. Aksu, bebek ölümlerinden basın ve yargıyı sorumlu tuttu.
Hemşirenin ” Dedemin Fişi” Şakası
Sanık hemşire Burcu Kanık, “dedemin fişi” kayıtları hakkında daha önce konuşulan bir filmle ilgili şaka yaptığını açıkladı. Kayıtları “talihsiz” bir şaka olarak değerlendiren Kanık, bebeğin ölüm saatinin değiştirildiğini fark ettiğini söyledi. Ayrıca Medisense Hastanesi’nden kendisine gelen paraların bir kısmını hemşirelere dağıttığını ifade etti.
Başhemşirenin Rolü
Hemşire Burcu Kanık, dağıtılan paradan başhemşirenin haberdar olduğunu belirtti. Bu iddia, sağlık sistemindeki usulsüzlüklerin üst düzey yönetim tarafından bilindiğini ve göz yumulduğunu gösteriyor.
İlaç Satışları
44. sanık Ceylan Çetin, tutuklu hemşire Hasan Basri Gök’ün kendisinden ilaç istediğini ve başkaları için kullandığını öğrendiğini söyledi. Gök’ün ilaçları sattığı, Kanık’ın ifadesinde ortaya çıktı. Bu bilgi, sanıkların bebek ölümlerine ek olarak ilaç kaçakçılığı yaptığını da gösteriyor.
Yargının Rolü
Duruşmalarda sanıklar ve yargıçlar arasında tartışmalar yaşandı. Sanıklar, yargının adil olmadığını ve delillerin objektif değerlendirilmediğini iddia etti. Yargı da sanıkların iddialarını reddetti. Bu tartışmalar, sağlık sisteminde yaşanan sorunların sadece cezai boyutunun değil aynı zamanda yargının da incelenmesi gerektiğini ortaya koyuyor.